2013-07-17 10:29:53

Nerede maneviyat kokan eski memleketimiz

Fatih AKTÜRK

faakturk@hotmail.com 17 Temmuz 2013, 10:29

Yaz tatilini geçirmek ve sıla-i rahim yapmak üzere memleketimizdeyiz. Ramazan ayına da bu vesileyle Of’ta başlamış olduk. Ramazan burada bir başka güzeldi eskiden. Maalesef giderek bu huzurlu ortamlar yerini soğuk, kimsenin kimseye yaklaşmak istemediği huzursuz ortamlara bırakıyor. Samimi iftar sofraları artık istisnai anlar olarak kalmaya başladı. Eskiden herkes köylerdeki bu güzel ortamlardan örneklerle anlatırdı huzuru. Oysa şimdi en huzursuz yerler köyler. Kimse kimseye sempatiyle bakmıyor, bakamıyor. Tabi istisnai dostluklar da hala yaşamıyor değil.
 
Bizlerin çocukluk yaşlarında büyüklerimiz hep eski sıcak samimi ilişkilerden örnekler anlatır ve nerde eski dostluklar diye anlatırlardı. Düşünsenize bugün bizlerin güzel anılar diye hatırladığımız günleri bile o günlerde büyüklerimiz bozulmuş ortamlar olarak görüyorlarmış. Rahmetli dedemin yolda rastladığı her tanıdığını zorla eve getirip sevaptır diye iftar açtırdığı günler. Şimdi ne kimse kimseye böyle davetlerde bulunuyor, ne de kimse böylesi davetlere icabet edebiliyor.
 
İnsanların her birinin yaşam standardı yirmi otuz yıl öncesine göre belki bir o kadar daha yüksekte. Fakat huzurları bir o kadar düşmüş durumda. Bir çeşit yemekle yakalanan huzurlu bir iftar sofrası nerede, ziyafetlerle donatılmış zengin iftar sofralarında dahi o sıcaklık artık sağlanamıyor. Herkes, hepimiz otuz sene öncesine göre sahip olamadığımız birçok şeye sahibiz, fakat o samimiyete sahip değiliz hiçbirimiz.
 
Köylerde birbirini kollayan gözeten insanlar gitti, yerine bir karış arazi için kanlı bıçaklı olabilecek seviyede düşman komşular, akrabalar geldi. Gittiğimiz ortamlarda komşusuyla, akrabasıyla ya da kardeşiyle arazi kavgası olmayan bir aileye rastlamak o kadar zor ki inanın böyle bir ortam bulunca mutluluktan uçar hale geliyoruz. Türkiye’nin okuma ortalaması çok düşük ama tahmin ediyorum bizim ortalamamız Türkiye’nin ortalamasından da düşük. Yoksa bu kadar empatiden uzak, gözünün gördüğünden başkasına değer vermeyen ya da yok sayan insanlar topluluğu bir araya nasıl gelebilir, anlamak mümkün değil.
 
Bir de siyasetin gözleri kör ettiği bir kitle var bizim memleketimizde. Onlar da maalesef ne kendileri bir huzur yakalayabiliyor, ne de etrafındakilere huzur veriyorlar. Dünya nereden nereye gelmiş, uluslar arası emperyalist güçler ne oyunlar oynuyor. Bahsettiğim akıl tutulması yaşayan güruhun gözünü yıllardır bir kördüğüm kaplamış kurtulmak için bir çaba da sarf etmiyorlar. Gördükleri, ilk karşılaştıkları insanları Ak Parti’li mi yoksa kutsal Saadet Partili mi diye tasnif edip ona göre davranan bu topluluk maalesef bizim memleketimizde hatırı sayılır bir nüfusa tekabül ediyor. Bizler yıllardır bunların yaşadığımız düzende hiç birinin kutsal olmadığını anlatmaktan yorulduk, fakat onlar anlamamakta ısrarlı.
 
İslam dinin bilen, okuyan hakkıyla dinini yaşayan hiç kimsenin itibar etmeyeceği bu görüşler yaklaşımlar hala varlığını sürdürebiliyorsa İslamiyet yeterince anlaşılmıyor ya da yaşanmıyor diye düşünüyorum. İslam’ı hakkıyla bilen ve yaşayanlar bu huzursuzlukları yaşamaz ve yaşatmazlar diye düşünüyorum. Bu günlerde başlayan mübarek Ramazan ayının hepimizi bu şuurla donatacağı günlere ulaşmamızı nasip etmesi duasıyla, hepinizin Ramazan’ı Şerifini tebrik ediyorum.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.