TRT’nin dizi atılımı ve DİRİLİŞ- ERTUĞRUL dizi gerçeği

Yiğit düştüğü yerden kalkar. Kalkmasını bilen için düşmek kaybetmek değildir. Nerede düştüysek orada kalkacağız biz. Kalktığımızda tekrar kendimize gelir, bize ait olanı geri alırız biz. Hayata dair bir endişesi, bir davası olanların oyunla, eğlenceyle uğraşacak zamanları olamaz. Size ait olanı başkası sahipleniyorsa ona fırsat vermemelisiniz. Fırsatını bulan, ortalığı boş zanneder. Onun üzerine kendi yapısını inşa eder. Çünkü kâinat boşluk kabul etmez.

 

Mustafa Kemal,  tarihi hakikat konusunda yapılacak yanlış yönlendirmeler konusunda ;“Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat, insanlığı şaşırtacak bir hâl alır.” diye önemli uyarı yapıyor tarih yazıcılarına. Şimdilere gelirsek tarihi film yapımcılarına sesleniyor da diyebiliriz. Yıllarca bu milletin tarihine, tarihi şahsiyetlerine küfredenler kendilerine göre bir tarih anlayışı ortaya koydular. Geçmişle bugünün arasını açmak için her türlü yalanı uydurdular. Aynı anlayış filmlerde de yapıldı. Asıl hedef halkın zihninde ve vicdanında oluşan geçmişle bağlarını koparmaktı. En son Muhteşem Yüzyıl filmiyle milletin tarih algısını değiştirmek istediler. Belki bu da hayırlı olmuştur. Bu sayede gerçekleri öğrenmek isteyenler, tarihi kişi ve konularda  araştırma- incele imkânı buldular.

 

TRT milletin TV’si gibi davrandığını son yapıtlarında gösterdi. Bozulan toplum yapısı ve geleneksel değerleri tekrar hatırlatıcı programlar yaparak bu sosyal sorumluluğunu ortaya koydu. Senaryolarını halkın yaşantısından alan diziler,  halkın takdirini topluyor. Çekilen her dizi bu milletin geçmişinde önemli bir şeyi yakalıyor. Adeta geçmişe dönük belgesel çekiliyor. Özgün senaryo, üstün çekim teknikleri ile güzel yapıtlar ortaya çıkıyor. Seksenler dizi filmi, 12 Eylül döneminde yaşanan toplumsal ve siyasi restorasyonu anlatıyor. Yedi Güzel Adam dizi filmi ise, derin yapıların halkın farklılıklarını kaşıyarak darbe ortamını oluşturmadaki faaliyetlerini Türk Edebiyatının 7 büyük edebiyatçısının hayat örgüsü içinde anlatıyor. Mavi Deniz, Zengin Kız Fakir Oğlan, Şimdi Onlar Düşünsün dizileri ise hayatın içindeki olayları yine sosyal mesajlarla komedi tarzıyla işleyen diziler arasında yer alıyor.

 

DİRİLİŞ- ERTUĞRUL ve FİLİNTA dizileri tarihi dizileri olması bakımdan irdelenmesi ve izlenmesi tavsiye edilebilecek filmlerdir. Asıl üzerinde durmak istediğim DİRİLİŞ- ERTUĞRUL dizisi olacak. Fakat FİLİNTA Osmanlı’nın son dönemlerini anlatması bakımından önemlidir. En buhranlı yılları polis teşkilatı gözüyle anlatıyor.

 

Siyasi olaylar tarihi gerçeklerle desteklenirse halkın bilinç düzeyi artırılmış ve neyi niçin yaptığı anlaşılmış olur. Türkiye- Suriye arasında meydana gelen gerginlik zaman zaman çatışmalara dönüştü. Bu çatışma ortamında adı geçen yerlerden birisi de  Süleyman Şah  türbesidir. Burası işgalci Fransızların Anadolu’yu terk ederken yapılan Ankara Antlaşması ile Türk toprağı olarak kabul edilmiştir. Onun için bu toprak Suriye’de de olsa Türk toprağıdır. Türkiye her ne olursa olsun burayı koruyacağını ve buraya yapılacak bir müdahaleyi savaş sebebi kabul edeceğini açıkladı. Görevli askerin moralini yüksek tutmak için askeri ve siyasi otoriteler her türlü mesajı verdiler.

 

Peki, kim bu Süleyman Şah? Süleyman Şah Türk Cihan Devleti Osmanlı’nın kurucusu Osman Gazi’nin dedesidir. Yani Osmanlı’nın kuruluşunun ayak seslerini yansıtan Oğuzların Kayı Boyunun beyidir Süleyman Şah. İşte DİRİLİŞ- ERTUĞRUL filmi bu anlamda daha çok anlam ifade ediyor. Gerek senaryo, gerek filmin çekildiği alan gerekse oyuncu kadrosunun rolüne tam anlamıyla bürünerek görev yapmaları filmi başarılı kılıyor. Biz bu filmi göçebe Türk yaşantısını, göç şartlarıyla yerini yurdunu değiştirmek zorunda olmasını her türlü zorluğa karşın yaşamak için yeni yurt bulmak için göçe çıkmalarını anlıyoruz. Göçebe diye aşağılanan bir toplumun ne kadar asri olduğunu ortaya koydukları tutumlarla görüyoruz. Göç için tek şart hayvanları için bereketli otlak ve millet için karınlarını doyuracak topraktır. Yaşamak amaçsa düşmanın olması korku değil güç kuvvet kazandırır. Büyük bir devleti var eden yolculuğun öncesini bilmek için belgesel türü olarak görülebilecek diziyi gençlerin ve de Osmanlı’yı merak edenlerin seyretmesi tavsiye olunur.

 

Yıllar önce TRT, Osmanlı Devleti’nin kuruluşunu anlatan “Osmancık” filmini çekmişti. O dönemin en büyük bütçeli yapımıydı. Dönem itibariyle çok güzel algı oluşturdu. Bu zamana kadar Osmanlı’nın kuruluş öncesi dönemle ilgili film çekilmemişti. DİRİLİŞ- ERTUĞRUL dizi filmi alanında bir ilki gerçekleştiriyor. Doğru tarih, doğru bilgi gerçek milli şuurun oluşmasına neden olur. Ailece izlenecek bir dizi. Güzellikler paylaşılıp özendirilmelidir. Bu anlamda bu hassasiyetleri gösterenlere teşekkür ederek, böyle yapıtların devamını bekliyoruz. Bu kadar açıklamadan sonra Çarşamba 19.55 DİRİLİŞ- ERTUĞRUL filmini izlemeyi tavsiye etmekte beis olmaz herhalde.

YORUM EKLE

banner81

banner22

banner21

banner24