Sahip olduğu zenginlikten habersiz yaşamak

 

Sahip olduğumuz zenginliklerin farkına varamadığımızdan mıdır bilinmez toplumsal memnuniyetsizliğimiz her geçen gün artarak devam ediyor. Yanımızdaki serveti görmeyiz de ulaşamayacağımız uzağın ham hayalini kurarız. Böylece elimizdekinin değerini yeterince bilemediğimizden onun bize verdiği mutluluğu da hissedemeyiz. Belki çok büyük gayretler sarf etmeden ulaşmışız elimizdekilere. O nedenle böyle yapıyoruz. Ama genel olarak hayata karşı takındığımız vefasızlığımız elimizdekinin kıymetini bilmediğimizdendir.

 

Yanımızdakilerin kıymetini bilmediğimizdendir ki kıymet bilmezliğimiz zuhur ediyor. Mutsuzluk ve amaçsız arayış içine giriyoruz. İnsan olmanın çiğliğini, nankörlüğünü yaşamak olsa gerek sahip olduklarımızla mutlu olmayışımız. Allah, bize onca insanın nice gayret ve istemeye rağmen elde edemediği evlatlar verir, mal mülk verir de kıymetini bilmeyiz. Sanki bizim başarımız gibi çocuklarımıza sahip olmayı sıradan, herkesin sahip olduğunu zannederek şükretmez, hatta daha da ileri gider çocuklar arasında bile cinsiyet ayrımına gideriz. Öyle ki kız çocuklarına sahip olmayı utanç vesilesi olarak görürüz. Yoksunluğunu, yokluğunu yaşamadığımızın kıymetini bilemiyoruz maalesef. Sadece evlatlar mıdır kıymetini bilemediğimiz? Elimizde bulundurduğumuz birçok şeye sahip olamayanları düşününce nice şeylere maliğiz. İlle de kaybettikten sonra mı bileceğiz elimizdekilerin kıymetini. Mesele kaybeden önce bilmektir elindekilerin kıymetini. Elimizdekilerin kıymetini bilirsek, onlarla mutlu olmanın hazzını yaşarsak Allah bize daha nice mutlu kapılar açacağını da görürüz.

 

İnsan yetiştirmeyen sistem insanını  öğütür

 

Bıkmadan usanmadan eğitim üzerinde konuşmaya devam edeceğiz. İnsan yetiştirmeye odaklanmadığı sürece eğitim sistemimiz için eleştirilerimizi çekinmeden söylemeye devam edeceğiz. Yarış atı, birbirine rakip, “birbirine düşman”, sosyal yaşamdan kopuk, daha çok soru çözmeye yönlendirdiğimiz insanlarla hayalini kurduğumuz büyük yarınları nasıl kurabiliriz ki? İnsanlıktan, saygıdan, sevgiden, vatan ve millet davasından yoksun bıraktığımız geleceğimizin teminatı öğrencilerden ne umabiliriz ki? Daha bugün duyduğumuz acı haberle bir kez daha yıkıldık, bir kez daha acılarımızla yüzleştik. Rize’nin Pazar ilçesinde bir öğrenci başka bir öğrencinin boğazına bıçak çekip öldürüyor. Üstelik bu öğrenciler akademik olarak belli bir seviyede olan öğrencilerimizdir. Yani yarının ülkesinin belli makam ve mevkilerine namzet olacak öğrencilerdir bunlar. Merhametten, insanlıktan, acıma duygusundan izole edilmiş varsa yoksa yarış içinde olmak ve yarışmak. Birileri bizim adımıza bir sistem kurdu ama insan yetiştirmenin dışında her şey yüklüyor ve öğretiyoruz bunlara.

 

Nasıl bir sistem ki kendine hep yabancı, kendine hep düşman yetiştiriyor? Onca insanımızı, emeğimizi, paramızı harcıyoruz bu sistemle gelecek nesillere kıyıyoruz. Bu toplumu bıraksak en azından bu kadar vahşi, devletine, milletine düşman ancak yetiştirebilirdik. Saygı, sevgi, insanlık, kendi değerlerine bağlı, ahlaklı, hakkaniyet ölçülerine uymayan bir model insana sahip oluyorsak bütün işlerimizi bırakalım, bu konuya yoğunlaşalım. Nerede yanlış yapıyoruz oturalım onu konuşalım. Yeter artık ellerimizden kayan geleceğimiz olan neslimizi kurtaralım. Ne kadar zenginleşirsek zenginleşelim halktan ve halkın değerlerinden uzak insan yetiştiriyorsak geleceğimiz karanlık hem de zifiri karanlıktır. Bugünlerde düşmanın hainliklerine kızıyoruz. İnsanlık dışı muamelelerine teessürle karşılık vermeye çalışıyoruz. Ama onlardan aldığımız, onların bize dayattığı sistemlerle yaşamaktan vaz geçmiyoruz. Biz medeniyetimizi kaybettik lakin bunun da farkında değiliz. Kitaptan, bilgiden, kültürden, fikirden yalıtılmış sözüm ona elinde sayıca epey kabarık sayfaların yer aldığı kitapları okuyoruz ama okumanın sonunda ne anladığımızı dahi bilemiyoruz.  

 

İçinde hayat olmayan, hayatın ve toplumun gerçekleri olmayan bir sistemin ürettiği ne olursa olsun toplumun geleceğini inşa etme iddiası olamaz. Merhametten yoksun uğraşların sonucu acı ve zulüm olur.

 

 

YORUM EKLE

banner81

banner22

banner21

banner24