Oflular da zâlime hasım, mazluma hısımdır!

Ana gündem maddemiz; Mısır.. Dünya’da, Türkiye’de; Anadoluda’da böyle, Of’umuz da da böyle görülüyor..

 

Yöre insanımız, mâdur, mazlûm ve haksız yere hakları gasbedilenlerden yana tavır koymuştur genellikle..  Namazlarımızdaki dualarımızın yanı sıra, Belediye başkanımız, Murad Saral’ın gayretleriyle; Cuma akşamı “Mısır için duadayız” duyurusuyla, Of Çarşıbaşı Camimizde şehidler için hatim okunduktan sonra dualar yapıldı..

 

Şimdi de; bir çok sivil toplum kuruluşlarımızın birlikteliği ile; yine Of Çarşıbaşı Camimizde Cuma namazı çıkışı, giyâbî cenâze namazı sonrası ortak basın açıklaması ile “Zulme sessiz kalmak zâlimin yanında yeralmaktır” hakikatıyla “mazlumlardan yanayız, şahid ol yâ Rab” demiş oluyoruz..

 

Rabbim hepimize ihlâs ve samimiyet lütfeylesin, âmin..

 

Bu haftaki yazımızda işte; dünden yârına değişmez hakikatlerden, konuyla alakalı sözlerden bahsedelim istedik

 

Bismillâhirrahmânirrahîm:

 

Rabbimiz; Bakara sûresi 114. Âyette câmileri yakan, câmilerde ibadet edenleri, sığınanları öldüren tescilli zâlimleri tanıtıyor:

Allah'ın mescidlerinde, Allah’ın zikredilmesine, ibadet edilmesine, dininin, şeriatının anlatılmasına mani olanlardan, mescitlerin harap olmasına çalışanlardan daha zalim kim vardır!”


Zulmü ve zâlimi konuşmalıyız ki bizler küçük de olsa haksızlık ve zulüm yapmayalım. Hud Sûresi 113’te Yüce Rabbimiz yanılmasınlar diye, dünya Müslümanlarını da Oflu’ları da îkaz ediyor:

Zalimlere meyletmeyin.. Eğer meylederseniz Cehennemde yanarsınız…”

Rabbimizin tavrı, Mü’minlerin tavrı olacak. Â’raf sûresi, 44:

Allahın laneti zalimlerin üzerine olsun

 

Bu mazlumların da konuşacağı bir gün vardır.. İşte biz ona “mahşer günü “ diyoruz. Herşey kayda alınıyor; ibrâhim sûresi, 42:

Sakın, Allah'ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Ancak, Allah onları (cezalandırmayı), korkudan gözlerin dışarı fırlayacağı bir güne erteliyor.” 

 

İşte zâlimlerin i’tirafı; Âraf sûresi, 5. Âyet:

Azabımız onlara gelip çattığında, yaptıkları, şu çığlığı yükseltmekten başka birşey olmamıştır. Biz gerçekten zalimlerdik. ...”

A'raf Suresi 5. Ayet meali

 

Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) dertli Mü’minden yana:

“Müslümanların derdini dert edinmeyen onlardan değildir.”               

Allah’ım! Zulmetmekten ve zulme uğramaktan sana sığınırım.” (1)                                            

 

Hz. Ebû Bekir buyurdular:

– Ey insanlar! Siz "Ey iman edenler! Siz kendinize bakın! Doğru yolda iseniz sapıtan kimse size zarar veremez." (Mâide, 105) âyetini okuyor, fakat yanlış anlıyorsunuz.
Çünkü biz Allah Resûlü’nün şöyle buyurduğunu duyduk:
"İnsanlar zalimi görüp de onu zulümden uzaklaştırmazlarsa, Allah’ın, cezasının kapsamına onları da alması pek yakın olur." (2)         

 

“Efendim niye Mısırlılar kıyam ettiler?” diyenlere, Hz. Ali’nin cevâbı;

Zulmün iki temel unsuru vardır. Birisi zâlim, diğeri de mazlûm. Zâlim zulmettiği için, mazlum da zulme rızâ gösterdiği için hesaba çekilir.”

 

Paraya lükse ve nefsine düşkün olanlara yine dînimiz için bedel ödemiş Hz. Ali’den uyarı:
‘’ Haksızlık karşısında susmayınız, eğer susarsanız hakkınızla beraber şerefinizi de kaybedersiniz..’’

Dilsiz şeytan konumuna düşen İslâm âleminin tutum ve davranışları endişe vericidir;

İbn Kayyim şu ifadelere yer verir:

“Batıl / yanlış şeyleri söyleyerek insanlara nasihat eden, konuşan şeytandır. Hakkı söylemekten sakınan ise dilsiz şeytandır.” (3)

 

Sadi Şirazi’den:

“Felek bir uzva elem getirse, Öbürlerinin huzuru kalmaz. Ey başkalarının acısıyla kaygılanmayan, Sana insan demek yakışık almaz!"

 

Yunus Emre:

Olsun be aldırma Yaradan yardır...

Sanmaki zâlimin ettiği kârdır.

Mazlumun ahı indirir şâhı...

Herşeyin bir vakti vardır..

 

Milletimizin ve İslam âleminin yiğit ve soylu feryadı Mehmet Âkif’imiz de zulme karşı direnişin sembollerindendir:

Zülmü alkışlayamam, zâlimi asla sevemem…

Biri ecdadıma –kardeşime- saldırdımı, hatta boğarım! ... 
-Boğamazsın ki! -Hiç olmazsa yanımdan kovarım
.”

Ve unutmayalım ki dostlar, Herşey güzel, dört dörtlük, arzu ettiğimiz gibi olmayacak ve biz  hep imtihan olacağız.. 

“Neden böyle bir yazı” diye düşünenlere; Kur’anda Peygamber Hz. Musa nın duasını hatırlatırız:

“Rabbim! Bana verdiğin nimetle asla mücrimlere arka çıkmayacağım.” (4)

 

Zulüm ve haksızlıkla mücadele, mü’minin şiarıdır. Zulmü ve günahı hoşgörmek ve benimsemek îmanla bağdaşmayan bir haldir.

Evet.. Her işin bir bedeli, karşılığı vardır. Mısırlı Seyyid Kutup der ki:

Kimin için öldü iseniz, ödülünüzü ondan bekleyin!”

 

Dualarda buluşalım dostlar.. Selâhaddîn Eyyûbî der:

“Dua ordusu olmadan kılıç ordusu eksik kalır

 

Allah bizleri zulüm ve haksızlığa karşı sessiz kalmayan, dilsiz şeytan olmayan kullarından eylesin ve zulmü alkışlayanları da ıslah etsin.Rabbimiz: Müslüman kardeşlerimize içinde bulundukları zor durumdan bir an evvel kurtulmaları için yardım eyle! Âmîîn..

 

Kaynaklar:

1-Ebû Dâvûd, Vitr, 32; Nesâî, İstiâze, 14

2-(Ebû Dâvud ve Tirmizî)

3- İbn Kayyim el-Cevabu’l-vafî adlı aseri: s.136.

4- 28. Kasas sûresi, 17.

YORUM EKLE
YORUMLAR
vahit akyüz
vahit akyüz - 10 yıl Önce

hocam konuyu çok iyi işletiniz anlatmak gerekiyor,bunu sizler anlattınız.dua etmemizi sağlayarak yaratanın bir sebeb yaratmak olanağı sağlanabilir.

banner81

banner22

banner21

banner24