İSLAM'DA EĞİTİM ÖĞRETİM

Geçen hafta vaaz konum “İslam’da eğitim öğretim “ başlığını taşımaktaydı.

Kur’an’a baktığımız zaman çok değişik bilgilerle karşı karşıya kalmaktayız. Kur’an’ın ilk emri yani Alak Süresi 1. Ayette Rabbimiz “ Oku “ diyerek eğitim öğretimin  ne kadar önemli olduğunu bizlere bildirmiştir. Diğer bir ayete baktığımız zaman da Rabbimiz “Kalem  süresinde “ 1. Ayette  kaleme yemin ederek eğitim ve öğretimin bizlerin şahsında önemine dikkat çekmektedir.

İslam’ın yaşandığı dönemlerde İslam alimleri ilim tahsil etmeyi sadece manevi ilimler dalında değil manevi ilimlerin yanında maddi ilimlerin de tahsil edilmesinde öncülük etmişlerdir. Burada manevi ilimler olarak ; Tefsir , fıkıh ve hadis gibi ilimleri, maddi ilimlerde de ; Astronomi, tıp ve kimya gibi ilimleri kastettiğimi burada ifade etmek isterim. Bakınız birkaç örnek yazacağım konum inşallah daha güzel anlaşılacaktır.

Sizleri Selçuklu ve Osmanlılar  yani 1200’li 1300 ‘li ve 1600’li yıllara getirmek isterim. Manevi şahsında karşımıza büyük İslam alimlerinden tefsirci hadisci ve fakih İmam Fahri Razi çıkmaktadır. Fahri Razi’nin yazmış olduğu yaklaşık otuz beş ciltlik tefsir kitabı “ Mefatihul Gayb “ yani “ Gaybın anahtarları “ adlı tefsir kitabı mükemmel bir tefsir kitabı olmasının yanında şimdi sıkı durun bakınız daha 1200  ‘li yıllarda bu büyük alim tefsir kitabına “ İlmun nucum “ yani “ Astronomi “ ilimlerini bizlere anlatan bir cilt eklemiştir.

 Yada 1100’li yıllarda yaşamış İbni Sina tıp ilimlerinde o kadar ileriye gitmiş ki yazmış olduğu  kitap “ El kanun fit tıp “ yani “ Tıpta kanunlar “adlı eser Avrupa üniversitelerinde asırlarca okunmaya devam etmiştir.

Ya da yazımın şahsında bugünlerde devletler arasında caydırıcılık bir özelliği olan atom bombası  ile ilgili bir açıklamayı 1600’li yıllarda yaşamış olan İmam Rabbani hazretlerinin “Mektubat “ adlı yani “ Mektuplar “adlı eserinde görebilmekteyiz.

Böyle yüzlerce İslam alimi hem manevi ilimlerde ve hem de maddi ilimlerde yetişerek ülkelerini ve İslam medeniyetine hizmet etmişlerdir.

Hadislere baktığımız zaman Peygamberimiz bakınız bazı hadislerde ne buyurmaktadırlar ; “ İlim Çin’de de olsa gidin alınız.” Bu hadis bizlere ilim ve teknolojinin  gayri müslim diye tanımlanan Hıristiyan , Yahudi ve ilkel kabile dinlerine tabi toplumlarda  varsa oralara gidilip alınabileceğini bizlere göstermektedir. Burada önemli olan yabancıların örf, adet ve geleneklerinin alınmamasıdır. Çünkü Peygamberimiz bir hadislerde “ Kim bir kavme benzerse o onlardandır.” Bu hadisin şahsında örf ve adet dışında her halükarda ilim ve teknolojinin yabancılardan alınabileceğini bizlere bildirmektedir. Aynen Abbasi döneminde yönetimin dünya çapında bir tercüme hareketi başlatıp yabancıların ilim ve teknolojisini almaya çalıştığı gibi…

Milletlerin ve devletlerin bekası önce ahlak ve maneviyat sonra da ilim ve teknolojide ki çalışmaların zirvede ki yapılacak çalışmalarından geçmektedir. Evlatlarımızı bu duygu ve düşüncelerle yetiştirmek ve geleceğe hazırlamaya çalışmamız  vatanımız ve milletimiz açısından unutmamamız lazım gelmektedir.

Konumu Peygamberimden bir hadisle neticelendirmek isterim ; “ Alimin  uykusu abidin yani ibadet edenin bin yıllık nafile ibadetinde hayırlıdır.”

                  

YORUM EKLE

banner81

banner22

banner21

banner24