2024-09-04 13:02:04

Oflu Alim Mehmet Emin Efendi

Halim BİLGİN

04 Eylül 2024, 13:02

Oflu Alim Mehmet Emin Efendi

Fatih Dersiamlarından olan, Oflu Mehmet Emin Efendi, 1815 yılında Trabzon’un Of

İlçesine bağlı Ballıca eski adıyla Melinoz köyünde dünyaya geldi. Her ne kadar bazı

kaynaklarda doğduğu köy “Mapsino” olarak yazsa da; doğrusu benim de dünyaya geldiğim köy olan “Melinoz” köyüdür. Köyümüzün büyükleri ve diğer halk, kendisini

Melinozlu Mehmed Emin Efendi olarak tanırdı.

Aslında kaynaklarda hayatına dair çok fazla bilgi yoktur. Yayımlanan eserlerinde kendisine dair verdiği bilgiye göre; babasının adı Hasan, dedesinin adı Muhammed’dir. İlk öğrenimini, Alimi bol olan Of Yöresinde gördü. 1838’de İstanbul’a gidip Fatih’te bulunan

Hırka-i Şerif Camisinin çevresinde bir yerde ikamet etmeye başladı. Hayat maişetini hayvancılıkla elde ediyordu. Bunun için kendisi Sütçü/Yoğurtçu Mehmed Efendi diye tanınırdı.

Kendi ifade ettiği, “Kırkların yedincisi” olarak nitelenen Saçlı Ahmed Efendi’den dersler aldı ve dinî sohbetlerine katıldı. Toyranlı Mehmed Efendi’den İslâmî ilimleri tahsil etti ve

1854 yılında icazet aldı.

Önceler Nakşi şeyhlerinden Ahmed Baba’dan tasavvuf dersi alıp tarikata intisap etmesine rağmen daha sonra, dini çizgiden uzaklaşıp menfaat aracı haline geldiğini ve Müslümanlığı dış görünüşe indirgediğini söylediği bu yolu terk edip gerçek anlamda bir zühd yoluna girdi, vaazlarında da ilâhî emirlere uymayan tarikat erbabını şiddetle eleştirdi ve aşırı bir tutumla onları zındıklıkla itham etti.

Fatih Tabhâne Medresesi’nde bir odasının bulunduğu kaydedilen Mehmed Emin Efendi,

Fâtih Camii’nin yanı sıra diğer yerlerde altmış yıl boyunca vaazlar verdi. Uzun süren vaizlik ve medrese hayatında etkileyici vaazlar verdi. Çünkü O, Alim’di, Vaiz’di ve

Zahit’ti. T.D.V. İslam Ansiklopedisinde; Fatih Dersiamlarından, Vaiz ve Zahit olarak tanıtılır. Ömrü ilim halkalarında ve dini nasihatte bulunmayla geçer. Tebliğ ve irşat görevini yerine getirirken, İslami anlayış ve anlatış biçimiyle yaşadığı dönemin toplumsal sorunlarına çözümler bulup fetva vermeye çalışmıştır. Bu irşat ve tebliğ vazifesinde doğru bildiğini sakınmadan söylemeyi sürdürmüştür.

Oflu Mehmed Emin Efendi hocalık ve vaizliğin yanı sıra irili ufaklı olmak üzere çok kıymetli yirminin üzerinde risâle kaleme almıştır. En önemlilerinden birisi de “Duhan (sigara) hakkında; Mürşid-i İhvan Risalesi”dir. Yakın zamana kadar insanların dile getirmeye çekindiği “duhan” hakkındaki hükmü, 43 maddede delilleriyle izah etmeye çalışmıştır. Bu risale Oflu Mehmed Efendi’nin en dikkat çekici eseri haline gelir. Bu vesile ile İstanbul ve Anadolu’nun pek çok yerinde isminden ve risalesinden söz edilir.

Mehmed Emin Efendi tasavvuf ve tarikatlardaki bozulmaya dikkat çektiği gibi toplumda yaygın hale gelen sigara ve nargile türünden keyif verici maddeler konusunda yazdığı bu

risâlede sigara içmenin haram olduğuna hükmetmiştir.

Fakat halkı zehirleyerek para kazanmak isteyenler tarafından şikâyet edilir. Tarih 30 Ocak

1867 çarşambayı gösterdiğinde, sigara aleyhindeki bu risale yasaklanır. Mehmed Emin

Efendi, iki yıllığına Kütahya’ya sürgüne gönderilir. Risaleyi basan Bosnevi Ali Efendi’nin matbaası bir ay süreliğine kapatılır.

Mehmed Emin Efendi, tütün kullananın onu derhal bırakıp Allah’tan af dileyip tövbe ve istiğfar edilmesi gerektiğini risalesinde kayıt etmiştir. Yine bu risalesi için; “Her kim bu risaleyi alıp şehirlere ve köylere dağıtırsa ve böylece insanların ıslahına sebep olursa,

Rabbimiz kendisini iki cihanda aziz eyleyip hayırlı muradıyla müşerref eylesin” diye dua etmişlerdir.

Diğer bir risâlesinde Batılılaşma ve ıslahat hareketlerine karşı tavır aldı. XIX. yüzyılda

Kadızadeliler’in görüşlerini temsil eden bir âlim olarak da değerlendirilir.

El-Mecalisü’lirşadiyye (İstanbul 1293); Müellifin Arapça yazdığı en hacimli eseridir. Necâtü’l-mü’minîn (İstanbul 1308); Osmanlı devrinin son zamanlarında ve Cumhuriyet’in ilk yıllarında şöhret kazanan bir ilmihal kitabıdır.

Yine İrşad Risâlesi (İstanbul 1304);

Ahiret Hediyesi Risâlesi(İstanbul 1305);

Marifet ve Selâmet Risâlesi (İstanbul 1318);

Hıfz-ı İman Risâlesi (İstanbul1319);

Sıddıklar ve Nasihat Risâlesi (İstanbul 1321) onun en önemli eserlerindendir.

Mehmed Emin Efendi, 1901’de İstanbul'da vefat edip Fatih Cami haziresinde defnedilir.

Kabri, Fâtih Sultan Mehmed Cennet mekânın türbesinin karşı tarafında yer almaktadır.

Mezar taşı halen mevcut olup, Osmanlı-Türkçe’siyle mezar taşına şunlar yazmaktadır:

“Fatih cami şerifinde Cuma günleri vaizi Meclis-i İrşadîye ve Necatül Mü’minin vesâir risalelerinin müellifi meşhur ulema-i kiramdan faziletli Of’lu El-Hac Muhammed Emin

Efendinin kabridir. H: 1319”.

Bugün ülkemizde dumansız hava sahasının önünün açılmasına katkı sunan Oflu âlim

Mehmed Efendiyi şükran ve minnetle anmak, üzerimizde ifası gereken bir vazife olarak telakki ederiz.

Onun nasihatleri ve ihlasla yazıp bıraktığı eserleri ile Allah cümlemizi ve ümmeti

Muhammed-i müstefit eylesin. Allah Rahmet eylesin.

Halim BİLGİN

(İlahiyatçı-Yazar)

Yorumlar (4)

Yılmaz Ayazoğlu 12 Ay Önce

Selamun Aleyküm üstat bu Duhan risalesini çoğaltmak ve yaymaya öncülük yapmak lazım

Selim Karal 12 Ay Önce

Oflu M. Emin Efendi'nin tanitımı ile ilgili kaleme almış olduğunuz bu yazıdan ötürü teşekkurler ediyorum....Of u muzun diğer âlimlerinin biyografilerinin devamını diliyorum.Sonunda bir kitap haline de getirilebilir,muhterem hocam selam ve dua ile......

Sabri Yalçınkaya bu konuda... 12 Ay Önce

Bu konuda bizi bilgilendirdiğiniz için teşekkür ediyorum Başarılarınızın devamını dilerim Cumanız mübarek olsun

baki 5 Ay Önce

Önceler Nakşi şeyhlerinden Ahmed Baba’dan tasavvuf dersi alıp tarikata intisap etmesine rağmen daha sonra, dini çizgiden uzaklaşıp menfaat aracı haline geldiğini ve Müslümanlığı dış görünüşe indirgediğini söylediği bu yolu terk edip gerçek anlamda bir zühd yoluna girdi, Mehmet emin efendi.Allah rahmet eylesin...

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.